Emily in Paris: Emily Cooper Stil İncelemesi
Karakter Sil incelemesi Kas 22, 2020
Yeniden merhaba! Bugün yazımızın konusu Emily in Paris dizisinin starı Lily Collins’in canlandırdığı Emily Cooper’ın stil incelemesi! Dizi 2. sezon onayını almışken, biz de Emily’i çooook benimsemişken neden olmasın dedik!
Diziyi izlerken kendi kendime ‘Ne kadar Sex and the City’e benziyor’ demiştim ki iki dizinin hem yapımcısının hem de stylistinin aynı kişiler olduklarını öğrendim! Stylistinin ufuk açıcı Instagram hesabına buradan ulaşabilirsiniz 🙂 Kendisi efsane The Devil Wears Prada filminin de stylisti idi. Yıllara rağmen farklı çizgisini korumuş, 78 yaşında hala harika işler çıkarmaya devam ediyor.
Öncelikle dizideki görünümlerin bir show olması sebebiyle maksimalist bir stile sahip olduğunun altını çizmeliyiz. Dışarı çıktığımızda veya işe gittiğimizde böyle giyinen kişilerle sık karşılaşmayız. Fakat maksimalist bir stilin hüküm sürdüğü bir moda showu kadar güzel ne vardır değil mi? Bir de yok efendim ben böyle giyinirim de çıkarım da diyorsanız, kim tutar sizi! 🙂 En büyük destekçiniz biziz!
O zaman hazırsanız hemen başlayalım!
1. Her daim selfie yapmaya hazır!
Emily’e baktığımızda her an selfie yapmaya hazır, sade, fresh ve bakımlı bir yüz görüyoruz. Özellikle de dışarda iken! Dozunda bir makyaj ve elbette içten bir gülümseme de onun alametifarikalarından biri 🙂
2. Asla şıklığından taviz vermiyor!
İster yolculuğa çıksın, ister koşu yapsın, ister işe gitsin. Emily’nin moda ikonluğu mesaisi 7/24 devam ediyor. Giyinmek onun belki de en önemli hobisidir! Rahatlık ve konfor alanı mı? Sanırım Emily için bunlar çok da önemli olmayan detaylar:)
3. Küçük ve esprili çantaları onun gizli silahı!
Her ne kadar kullanışsız veya cesaret edilmesi zor olsa da Emily küçük ve esprili çantalara bayılıyor. Kendisine de inanılmaz yakışıyor. Bize ise dolapta bekleyen veya çok beğenip almaya cesaret edemediğimiz esprili çantalara bir şans vermemiz adına ilham veriyor!
4. Gurmelikten taviz vermese de düzenli spor onun vazgeçilmezi!
Emily, Paris’in harika lezzetlerine karşı koyamadığı gibi spor rutininden de asla taviz vermiyor. Onu hem Chicago’da hem de Paris’te bu yaşam stili ile tanıyoruz. Bu şekilde hem kendini hayatın zevklerinden alıkoymuyor, hem de sağlıklı bir vücuda sahip oluyor!
5. Parizyen olma yolunda en büyük yardımcısı şapkaları!
Emily’nin stilindeki en önemli imzalarından birisi de şapka ve bereleri. Kendisine çok yakışmasının yanısıra kıyafetleri ile alakasız bir obje gibi değil, tamamlayıcı bir öge olarak kullanıyor. Şapkası ve kıyafetlerini takımlamaması ise daha sofistike bir görünüm yakalamasını sağlıyor.
6. Konu gece şıklığı olunca adresi belli: Siyah!
Emily’i geceleri özel davetlere giderken genelde siyah ve şık elbiselerle görüyoruz. Siyah hem geceye hem de herkese yakışan bir renk. Bunun dışında her zaman daha zayıf ve zarif göstermesi ise sağladığı avantajlardan birisi. Gece şıklığında ne yapacağımızı şaşırdığımızda biz de Emily gibi siyahın konforu ve zarafetine sığınabiliriz 🙂
7. Bulunduğu ortama uyum sağlamakta üzerine yok!
Emily dizi boyunca hem psikolojik hem de stil anlamında bulunduğu ortamlara uyum sağlamakta asla zorlanmayan biri. Onu pazarda gezerken, iş görüşmesine giderken veya bisiklete binerken her zaman bulunduğu duruma ve ortama uyumlu şekilde görüyoruz. Tabii Emily gibi moda aşığı biri ne kadar herkesle uyumlu olabilirse! 🙂
8. Desenler onun için asla problem değil!
Dizi boyunca Emily’i alışılmışın dışında inanılmaz derecede fazla desenle görüyoruz. Hatta bir değil, birkaç deseni, rengi, tarzı karıştırmaya bayılıyor. Kendisine çok yakışmasının yanısıra stylistin maharetini de atlamamak gerek. Günlük hayatta her ne kadar çoğunluk desenlerden kaçıyor olsa da, Emily in Paris dizisi bize bazen sonucun ne kadar iyi olabildiğini göstermiş oldu 🙂
9. Kişiliği kadar kıyafetleri de renkli!
Sıklıkla Emily’i yeşil, fuşya, sarı ve daha bir sürü canlı renkle gördük. Bu stilinin belki de en büyük imzalarından birisi. Günlük hayatta genelde siyah, biraz da beyaz ve toprak tonları tercih ederiz. Emily ise o harika renklerle bize ‘Neden olmasın?’ dedirtmeyi başarıyor 🙂
10. Enerjisi gibi topukları da yüksek!
Dizide Emily’i yolculuk yaparken dahi topuklularla gördük! İnanın bu kadarını bir topuklu ayakkabı tutkunu olarak ben bile tavsiye etmem! Bu yazımı okuyanlar iyi bilirler 🙂 Fakat gündelik hayatta daha iyi hissetmek için ara sıra kendimizi topuklu ayakkabılarla ödüllendirmek (!) hiç fena olmaz. Özellikle Emily gibi bir stil ikonu olmak istiyorsak 🙂
Yazımızın sonuna geldik! Umarız eğlenceli vakit geçirmişsinizdir, bir sonraki yazıda görüşmek üzere! 🙂